Türkler her daim bir problem üretmemiş ama ürettiği ya da başında bulunan problemlere pratik çözümler bulmada ustaca maharetler göstermiştir. Bugün bile baktığımızda, yapılan Türk icatları, sorunlara karşı bulunan Türk çözümleri, diğer ülkelerin aklına dahi gelemeyecek derecede pratik ve ince zekâ ürünüdür.
Tabi bu pratik zekânın ardında yokluk, yoksunluk ve yoksulluk kavramlarının olmadığını söylersek eksik söz söylemiş oluruz. Zira Anadolu insanı, aynı zamanda yokluğun, acının, fakirliğin, ayrılığın, imkânsız aşkların, savaşların, çığlıkların insandır. Yokluk, yoksunluk ve mahrumiyet, insanımıza bir çıkış yolu aramak için içindeki bütün çözüm bulma dürtülerini harekete geçirmiş, pratik çözümler geliştirmeye itmiştir. Batı toplumlarının Türkler kadar pratik zekâlı olmamalarında, onların kendilerini daha doğar doğmaz bir konfor ve rahatlığın içinde bulup, çözülecek bir sorunun olmadığı ortamlarda bu dünya sahnesine adım atmalarından kaynaklandığı söylenebilir. Sürekli rahatlık ve dinginlik de beyin faaliyetlerini bir süre sonra durağanlaştıracağından, ülkemizdeki bu dinamizm, sürekli gündem değişikliği, akla gelmedik kazalar, problemler ve sorunlar karşısında akla gelmedik çözümlerin üretilmesine de neden oluyor.
Yurdum insanının ne pratik zekâ ürünleri var; bunları saymakla bitiremezsek de bir kısmını kitabımızda paylaştık. O halde vakit kaybetmeden Türklerin pratik zekâsının en güzel örneklerini öğrenmeye başlayalım. Ne dersiniz?