Mondros Mütarekesi imzalanmıştı. Galip devletler yenik olarak silahlarını bırakan Osmanlı' nın topraklarının taksiminin gizli-açık kavgasını yapıyorlardı.
General Haebord' un emrinde Akdeniz' de üslenmiş kudretli Amerikan donanması, bu donanmanın kadrosu ve o günkü değeri ile 750.000.000. -ABD doları tahsisatı vardı. Amerikan Başkanı Woodrow Wilson' un general Harbord'a talimatı kesin ve açıktı. «Eğer Türk toprakları üstünde kurulması düşünülen Ermenistan' ın varlığı için nüfus, tarih, kültür, etnik değerler bakımından öne sürülen iddialar (Ermeni katliamı) haklı ise bu devletin Wilson Prensipleri' ne göre kurulması hazırlıkları tamamlanacaktır.
General Harbord' un Boğaz' ı geçip Karadeniz' e açıldığını İstanbul' dan aldığı özel bilgilerle öğrenen Mustafa Kemal Ankara yolculuğunu geri bırakıp Sivas'a geldi. Mustafa Kemal, eğer hakikatler anlatılmazsa ve Türk meşru haklarına inandırılmazsa, gelen kişinin Türkiye üzerinde Yunan' dan, İngiliz' den ve Rusya' dan daha tehlikeli olduğunu biliyordu….
20 Eylül 1919… Amerikan Generali Harbord ve Mustafa Kemal ilk kez gizlice Sivas' ta karşı karşıya gelip masaya oturmuşlardı. Generalin heyeti içinde politikacı, idareci, hukukçu, mimar, edebiyatçı, hatta ressam ve askerlik mesleğinde ihtisaslaşmış 46 kişi bulunuyordu. Mustafa Kemal' in yanında ise Hamidiye kahramanı Hüseyin rauf ve Trabzon mebusu Ali Şükrü Bey bulunuyordu. Konuşmalar ilk deniz kurmayı Rauf Bey ve Ali Şükrü Bey' in mükemmel İngilizceleri ile sürdürüldü.
General Harbord' un başta Mustafa Kemal, Kazım Karabekir olmak üzere çok önemli kişilerle ve Anadolu halkı ile yaptığı görüşmeler, generalin kendi görüşleri, resmi bilgiler ve belgelerin yanı sıra Milli Mücadele Kahramanı Halide Edip Adıvar' ın Mustafa Kemal' e yazdığı gizli mektubu, çalışmaları ve olaylar kıdemli tarihçi Cemal Kutay' ın çok değerli arşivinden kitaba kaynak teşkil etmiştir.
Harbord resmi vazifesini tamamladıktan sonra 1927 yılında New York Times gazetesinde yayınladığı hatıralarında 3 kişilik Türk ekibi için şöyle diyordu «Anadolu steplerinde rastlamayı asla düşünmediğim bu kişilere, geniş malumatlarına ve dünya görüşlerine hayran kaldım».