Batı'da egemen olan modernite kavramlarını ve tarihsel olarak “burjuva” toplumu modelinin gelişimini irdeleyen bu kitapta, Ellen Meiksins Wood, burjuva modernitesinin, “modern” devletin ve siyasi kültürün somut örneğinin Kıta Avrupa'sında ortaya çıktığına ilişkin varsayımlara karşı, aslında sözü edilen somut örneğin prekapitalist toplumsal mülkiyet ilişkilerini gösterdiğini ileri sürüyor. Bunun ters örneği İngiltere'de ise, “modern” devlet ve buna ilişkin siyasi söylemin olmaması, gelişkin bir kapitalizme tanıklık ediyordu. Britanya ekonomisinin temel eksiklikleri ise, engellenen gelişme belirtilerini değil, kapitalist sistemin çelişkilerini göstermektedir.
İktisadi ve siyasi tarihi, düşünce tarihiyle birlikte ele alan Wood, güncel “Nairn-Anderson” tezlerinden, C. D. Clark'a ve Alan Macfarlane'e kadar geniş bir yelpazeyi içeren tartışmalara giriyor ve çeşitli konuları inceliyor: Britanya kapitalizminin ve Fransız mutlakiyetçiliğinin izlediği gelişim yolu; devlet ve ulusun sembolik simgeleri; İngiliz dilinin kültürel kalıpları; şehircilik, kırsalcılık ve bahçe peyzajı; egemenlik, demokrasi, mülkiyet ve ilerlemeye ilişkin düşünceler.
Çağdaş kapitalizmle ilgilenenler için olduğu kadar, erken modern Avrupa ya da Batı siyasi düşünce tarihiyle ilgilenenler için de ilginç bir çalışma.
«Taze bir nefes…. on yıllardır okuduğum kitaplar arasında, en çok bu kitap beni düşünmeye ve yeniden düşünmeye itti… Okuması keyif verdi.»
-Christopher Hill-