arlık değildir. ‘İnsan’, insanın dünyası, devleti ve toplumudur. Bu devlet, bu toplum, tepetaklak olmuş bir dünya bilinci olarak dini üretti; çünkü kendileri de tepetaklak olmuş bir dünyadan başka bir şey değildirler. Din bu dünyanın genel teorisi, onun ansiklopedik özeti, onun popüler biçimdeki mantığı, manevi onuru, coşkusu, ahlaki yaptırımı, ağırbaşlı tefekkürü, genel avuntu ve mazeret kaynağıdır. İnsanoğlu gerçek bir varlığa sahip olmadığı sürece din insanın düşsel gerçekleşmesidir. Bu nedenle dine karşı mücadele, doğrudan doğruya ruhsal aroması din olan dünyaya karşı mücadeledir.