26
Allah Âhirette İnsanlarla
Konuşacak mı?
Allah herkesin anlayacağı bir şekilde kıyamet gününde kullarına kendi sesiyle seslenecektir. Kimiyle hoş bir şekilde sohbet edecek, ihsan ve iltifatta bulunacak, kimini sorgulayacak, kimini ise azarlayacaktır. Bu gerçeği Rabbimiz Hz. İsa ile mahşer günü yapacağı konuşmayı aktararak şöyle haber vermektedir:
“Ve işte o zaman Allah, ‘Ey İsa, ey Meryem oğlu!’ dedi: Sen insanlara, ‘Allah’tan başka Tanrılar olarak bana ve anneme kulluk edin’ dedin mi? (İsa) cevap verdi: Sen yücelikte sonsuzsun! (Söylemeye) hakkım olmayan bir şeyi hiç söyleyebilir miyim? Bunu söylemiş olsaydım Sen muhakkak bilirdin! Sen benim içimdeki her şeyi bilirsin, hâlbuki ben Senin Zâtın’da olanı bilemem. Şüphe yok ki, yaratılmış varlıkların idrakini aşan her şeyi tam bilen yalnız Sensin. Ben onlara (söylememi) emrettiğin şeyden başkasını söylemedim: ‘Benim Rabbim ve sizin Rabbiniz (olan) Allah’a kulluk edin’ (dedim). Ve onların arasında yaşadığım sürece yaptıklarına şahitlik ettim: Ama Sen bana ölümü verdikten sonra onların koruyucusu yalnız Sen oldun. Zaten Sen her şeye şahitsin. Şâyet onları azaba çarptırırsan -şüphesiz onlar Senin kullarındır ve eğer onları bağışlarsan- şüphesiz yalnız Sensin kudret sahibi, hikmet sahibi! (Ve Hesap Günü) Allah şöyle diyecektir: ‘Bugün sözlerine sadık olanlar hakikate sadakatlerinin faydasını görecekler; sonsuza kadar kalacakları, içinden ırmaklar akan has bahçeler onların olacak; Allah onlardan çok hoşnuttur ve onlar da Allah’tan çok hoşnutturlar. Bu büyük bir mazhariyettir.” 1
Peygamberimiz Yüce Allah’ın bütün mü’min kullarıyla konuşacağını haber vererek şöyle buyuruyor: “Kıyamet gününde arasında herhangi bir tercüman (vasıta) veya perde olmaksızın Allah’ın kendisiyle konuşmayacağı hiçbir kimse kalmayacaktır.” 2 Allah kimine de orada yüz vermeyecek, onlarla konuşmayacaktır. Kiminin inkârını, isyanını kendisi sorgularken azgınların, bildiği hâlde haddini aşanların yüzüne bakmayacak, onlara değer vermeyecek ve sorgulamalarını meleklere yaptırarak onlarla konuşmayacaktır. Bu hususta Yüce Allah şöyle buyurmaktadır: “Allah’a karşı verdikleri sözü ve yeminlerini az bir bedelle değişenlere gelince, işte onların, ahirette bir payları yoktur. Kıyamet günü Allah onlarla konuşmayacak, onlara bakmayacak, onları temize çıkarmayacaktır. Onlar için acı verici bir azap vardır.” 3
Allah, bu dünyada kurduğu sistem gibi ahiret hayatında da ortak bir dil yaratarak insanlar arasındaki iletişimi sürdürecektir. Bilgisayar teknolojisiyle örnek verirsek her kuluna bir emirle, bir mesajla veya bir ışıkla tek dil yükleyecek ve her kul böylece tek dilden konuşacak ve konuşulanı anlayacaktır. Peygamberimizin “Cennettekilerin dili Arapçadır” 4 haberi buna işaret etmektedir. Bu da Allah için pek kolay bir iştir. Bugün bizler bilgisayar veya cep telefonumuza pek çok dil programını yükleyebilmekte ve bunu bir komutla değiştirebilmekteyiz. Biz Allah’ın bize verdiği akıl ve beyinle bu imkâna kavuşmuşken Allah beynimizin ve aklımızın da yaratıcısıdır. O da bir komut, bir ışık veya emirle o gün bütün insanların konuşma dilini ortak bir lisana dönüştürebilir. Bu işi yapmak da O’na göre çok kolay bulunmaktadır.
Allah, cennettekilerle de konuşacak, onlarla farklı zamanlarda sohbet edecektir. Onlara selam verecek, iltifat ve övgülerde bulunacak, onlardan razı olduğunu ifade edecek, arzu ve isteklerini soracaktır. Cennette kullarıyla sohbetleri Allah’ın onları selamlamasıyla başlayacaktır. Yüce Allah şöyle haber vermektedir: “O gün cennetlikler, gerçekten nimetler içinde safa sürerler. Onlar ve eşleri gölgeler altında tahtlara kurulurlar. Orada onlar için her çeşit meyve vardır. Bütün arzuları yerine getirilir. Onlara merhametli Rabbi’nden ‘selam’ (huzur ve esenlik sizindir) sözü vardır.” 5
Evet, Allah onlara seslenecektir. Kızgınlık, öfke içermeyen, iş görme türünden resmiyet taşımayan bir ses tonuyla, selam ve esenlik dileğiyle söze başlayacaktır. İltifat ve ikram dolu bir hitapla seslenecektir. Bu sesleniş karşısında cennettekiler mest olacak, hayranlıkla, can kulağıyla dinlemeye geçecekler. Ne mutlu onlara! Ne mutlu bu hitaba mazhar olanlara! Ya Rabbi, bizi de sohbetine katılanlardan eyle