Dünyadan el etek çekerek zühd içinde yaşar ve Allah’ın (c.c.) sevdiği şeyleri kendi nefsine tercih eder, onları yapmaya çalışır. Başına gelen bela ve musibetlerden ferah ve sevinç duyar, gaflete karşı her an teyakkuz halinde olur. Konuşması zikir, sıhhati tefekkür, bakışı ibretle doludur. Allah’ın (c.c.) sevdiği ve sevmediği şeyleri bilir, şöhretten uzak durup adı sanı belli olmadan yaşamanın faziletini bilir, amellerini gizli yapar. İnsanların dinî hükümleri öğrenmeye olan ihtiyacını bildiği için, ihtiyaç nispetinde onlara ilim öğretir, bildiğini saklamanın, ehline öğretmemenin vebalinden korkar. İnsanlara merhamet eder ve onları kurtarmaya çalışır, nasihatler verir, sabırlı ve tedbirlidir. İnsanları Allah’ın (c.c.) yoluna irşad eder.