Henry James’in dilimize ilk kez çevrilen bu romanı, ruhumuzda derin izler bırakacak nitelikte kaleme alınmış eşsiz bir edebiyat şöleni… James, bu kısa romanında hasta ve yoksul bir adamın son anlarında tattığı aşkın izlerini şiirsel anlatımıyla bir daha çıkmamak üzere kalplerimize ve zihinlerimize adeta kazıyor…
“Ay ışığının altında bir araya gelen iki farklı dünya gibi bir yakınlaşma oldu aramızda ve rüyada gibiydik. Daha genç, daha sevimli ve daha çekiciydi, kendimi saçma sapan şeyler konuşurken buldum. Kendimi çok kaptırmıştım.
Ellerini, ellerime aldım…”