nüfus yoğunluğu, ayyaşlık, dolandırıcılık ve ikiyüzlülük var. Diğer yandan evlerde sokaklarda bir sükunet hakim; kentimizde yaşayan beş bin kişiden biri bile bunlara karşı çıkmıyor. Yiyecek almak için pazara giden insanları düşünün, gün boyu yerler; geceleri uyurlar, boş konuşurlar, evlenirler, yaşlanırlar, ölülerinin ardindan dindarca mezarlığa yürürler; fakat hiçbiri acı çeken insanları görüp, işitmez ve hayatın korkunçluğu bir yerlerde, sahne arkalarında sürüp gider.