Din algısının şekillenmesine katkıda bulunan ve onu besleyen önemli araçlardan biri tarihtir. Tarih üzerinden algı oluşturulabileceği gibi tarihin benimsenen görüş ve kanaatlere göre yeniden okumaya tabi tutularak algıya temel oluşturmak üzere istihdamı da mümkündür. Geçmişe göz gezdirdiğimizde bunun birçok örneğiyle karşılaşırız. Öte yandan tarihî gelişmelerin bir kısmını karartarak muhatabın olgudan farklı bir algıya ulaşmasını sağlamak, kolaylıkla gerçekleştirilebilecek bir yöntemdir. Nitekim günümüzde geçmişe ilişkin anlatımlarda bu yönteme sıklıkla başvurulduğu müşahede edilmektedir. Bundan dolayıdır ki geçmişteki insanların sürekli doğru davranışlar serdettikleri anlatılarak günümüzdeki insanların sahip oldukları insanî zaaflardan uzak oldukları vurgulanmaktadır. Başta yöneticiler, ideologlar ve dinî görüşlerini temellendirmek isteyenler olmak üzere birçok kimse tarih üzerinden inşa yoluna başvurmaktan kaçınmamıştır. Zira tarih kolay araçsallaştırılabilen alanlardan biridir.
Kurgusal tarih üzerinden meşrulaştırma yolunu izleyen gruplar arasında mezhepçi tutuma sahip kimseleri zikretmek gerekir. Özellikle mezheplerini ideoloji haline getiren kişi ve gruplar, geçmişi kendi görüşleri doğrultusunda kurgulamaktan geri durmazlar. Bunun için bazı kişileri kahramanlaştırma, bilgilerin bir kısmını reddetmek için deliller araştırma ya da bazı rivayetleri karartma gibi yöntemleri kullanmaktan kaçınmazlar.
Elinizdeki kitap tarihin din algısı oluşturmada kullanımına ilişkin örnekler sunmaktadır. Alanın uzmanları tarafından yazılan metinler tarihî gelişmelerin mezhebi kaygılarla nasıl farklı yorumlandığını ortaya koymaktadır.