tr
Halil Cibran

Musiki

Notify me when the book’s added
To read this book, upload an EPUB or FB2 file to Bookmate. How do I upload a book?
  • Xuraman Memmedovahas quoted5 years ago
    Soluklarını göklere yayanların, havayı ince ruhlarla doldurup insana kulağıyla görmeyi ve kalbiyle dinlemeyi öğretenlerin büyüklüğünü ilan et ey evren!
  • Xuraman Memmedovahas quoted5 years ago
    Daha da kalabalıklaşın ey ruhun heyecanları! ve daha görkemli olun ey kalbin duyguları! ve bu yüce tanrıça adına tapınaklar inşa etmek için kolları olanların havaya kalksın elleri! Yeryüzüne in ey ilham meleği! Şairlerin kalplerini ve hayal güçlerini bu kutsal tanrıçaya övgüler ve methiyelerle doldur. Daha büyük ol, ey ressamların ve heykeltıraşların hayal gücü! ve hayaller ve hayaletler yarat ona.
  • Xuraman Memmedovahas quoted5 years ago
    Ey nezaket ve iyilik denizi, senin dalgalarına bırakıyoruz ruhlarımızı ve senin derinliklerine emanet ediyoruz kalplerimizi, onları maddenin ötesine götür hadi ve görünmeyenin dünyalarının ne sakladığını göster bize.
  • Xuraman Memmedovahas quoted5 years ago
    Ey musiki! Ey kutsanmış Euterpe! Kız kardeşlerin, sanatın ilham perileri, nesiller birbirini izlerken yüzyıllar boyunca dans ettiler. Sen ruhun tiyatrosundan vazgeçmeden onlarla alay ederken, onlar sadece bir günde, başka yüzyılları unutuşun kalesine emanet ettiler. Öyle görünüyordu ki sen Âdem’in Hava’nın dudaklarına kondurduğu o ilk öpücüğün tekrarıydın, nesilden nesle devredip yeniden hayat bulan ama aynı zamanda her şeyi sarmalayıp canlandıran başka öpücükler yollamaktan vazgeçmeyen bir yankıydın. Bu yankı üzerine kafa yoranlar yorucu çalışmalarından keyif duydular ve bu yankıyı beğenenler onu dinleyerek, huzur veren doğasında neşe buldular.
  • Xuraman Memmedovahas quoted5 years ago
    Bugün, bu sayfaları yazdıktan sonra, kendimi, tanrı ilk insanı yarattığında melekler tarafından söylenen uzun ilahiden bir kelime kopyalamış bir çocuk gibi hissediyorum. Ya da zamanın başlamasından önce, bilgelik tarafından yazılmış duygular kitabındaki bir cümleyi ezberleyen okuma yazma bilmeyen biri gibi.
  • Xuraman Memmedovahas quoted5 years ago
    Gecenin dinginliğinde, Rastın duygular üzerindeki çarpıcı etkisi, uzak bir ülkede yaşayan ve uzun zamandır haber alınamamış çok sevilen birinden gelen bir mektubun kelimelerinin etkisine benzer. Bu mektup umut duygusunu canlandırır ve bir karşılaşma beklentisine yol açar. Benim gözümde, Rast şarkıcısı bize tan vaktinin yaklaştığını ve karanlıkların yok olmaya başladığını haber verir gibidir. “Eğer gece üzerine indiyse, o vakit Rast söyle” denmez mi zaten?

    ‘Baalbek Atâbâ’sında, eleştiri ile sert bir uyarı arasında gezinen kurnazca bir paylama vardır; ezgisi heyecan verici Nihaventle, neşelendirici Sabanın karışımıdır bu ve ruh üzerindeki etkisi ikisinin birleşiminden hiç de farklı değildir.
  • Xuraman Memmedovahas quoted5 years ago
    Sabayı dinlediğimizde, kederli kalplerimiz, göğüs kafesimizin içinde dans etmek için uyanır. Çünkü Saba, insana acılarını unutturan neşeli bir ezgidir. O vakit şarap ister canı, tuhaf bir keyifle içer ve sanki bu neşenin şarabının, ezgiyle rekabet etmeye çalıştığını biliyormuş gibi, kadehini bir kez daha doldurur. Şarap sonunda bilinci fetheder. Saba, kaderle mücadele eden, küçük düşürülmeye katlanan, kendinden geçmiş bir aşığın anlattığıdır; geceler, onu neşe ve sevinçle dolduran ve hayran olunacak kadar güzel bir sevgiliyle karşılaşma ayrıcalığı bulduğu ıssız bir yer sunmuştur ona. Saba, gurur ve neşeden titreyen kır çiçeklerine şöyle bir dokunup geçen doğu rüzgârının esintileri gibidir.
  • Xuraman Memmedovahas quoted5 years ago
    Isfahanı dinledim ve aşktan yorgun düşmüş, sevdiği ölmüş, böylece umutlarıyla bağını koparmış ve sonu gelmeyen iç çekişlerle yoğrulmuş bir insanın hikâyesinin son bölümünü, kulağımla gördüm. Bedeninin son hayat belirtileriyle çığlık attı ve hayatının son soluğuyla inledi. Isfahan, can çekişen bir varlığın ölüm gemisinin bordasında, hayatın kıyısıyla sonsuzluk denizi arasındaki son nefesidir. Isfahan derin iç çekişler gibi, kesik ve sürekli hıçkırıklarla dolu bir yakarıştır. Yankısının ezgisi, tıpkı gözyaşının yumuşaklığı ve sadakat gibi, ölümün acı tadıyla ve trajediyle karışmış dinginliktir.

    Eğer Nihavent biraz umutla yaşayan birinin iç çekişiyse, Isfahan, hiç umudu olmayanın hüzünlü şarkısıdır.
  • Xuraman Memmedovahas quoted5 years ago
    Nihavent, âşıkların ayrılmasını ve memleket hasretini ete kemiğe büründürür adeta. Her şeyden üstün tutulurken çekip giden birinin son bakışını tasvir eder. Arzuyla yanan bir göğsün, duyduğu keskin acıdan inlemesini anlatır. Nihavent, üzgün ruhun derinliklerinden kaynaklanan bir sestir. Ayrılık onu eritip bitirmeden yaşamak için elinde kalan azıcık şey için merhamet dileyen terkedilmiş bir aşığı cisimleştiren bir ezgidir. Nihavent, düş kırıklığından doğan umutsuzluğun inleyişleridir. Sabrını ve direnme gücünü kaybetmesine neden olan biri tarafından acı çektirilen bir umutsuzun özgür bıraktığı iç çekişlerdir. Sonbaharı ve rüzgârın şakalaşıp dağıttığı sarı yaprakların sessiz sakin düşüşünü somut hale getirir. Oğlu uzak topraklara giden, ruhunu istila eden umutsuzlukla mücadele eden ve ayrılığa sabır ve umutla direnen bir annenin dualarıdır. Nihaventte bir anlam, hatta anlamlar ve kalbin farkına varıp ruhun kavradığı sırlar vardır. Dil bu sırları ifşa etmeyi dener, kalemse üzerlerindeki örtüyü kaldırmayı, oysa ikincisi gücü tükenmiş bulurken kendini, ilki çoktan parçalara bölünmüştür.
  • Xuraman Memmedovahas quoted5 years ago
    Musiki, şiir ve resim gibi, insanın farklı durumlarını gösterir, kalbin arzularının siluetini resmeder, ruhun yamaçlarındaki gölgeleri aydınlatır, zihinde amaçsızca dolanana biçim verir, bedenin en güzel arzularını tasvir eder.
fb2epub
Drag & drop your files (not more than 5 at once)